10 Mayıs 2006

GÜLÜMSE

Küçük kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi.
Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu. Bu hava içinde yakın geçmişte kendisine yar­dım eden bir dosta teşekkür etmediğini hatırladı. Hemen bir not yazdı, yolladı.
Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendi ki, her öğlen yemek yediği lokantada garson kıza yüklü bir bahşiş bı­raktı.
Garson kız, ilk defa böyle bir bahşiş alıyordu. Akşam eve giderken, kazandığı paranın bir parçasını her zaman kö­şe başında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı.
Adam öyle ama öyle minnettar oldu ki... İki gündür bo­ğazından aşağı lokma geçmemişti. Karnını iki günden beri ilk defa doyurduktan sonra, bir apartman bodru­mundaki odasının yolunu ıslık çalarak tuttu. Öyle neşe­liydi ki, bir saçak altında titreyen köpek yavrusunu gö­rünce, kucağına alıverdi.
Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mut­luydu. Sıcak odada sabaha kadar koşuşturdu. Gece yarı­sından sonra apartmanı dumanlar sardı. Bir yangın başlıyordu. Dumanı koklayan köpek öyle bir havlamaya başladı ki, önce fakir adam uyandı, sonra bütün apart­man halkı.
Anneler, babalar dumandan boğulmak üzere olan yav­rularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar.
Bütün bunların hepsi, bir TEBESSÜM’ün sonucuy­du.....

Sınıfın arkasına GÜLÜMSE yazan büyük bir tabela asın. Yü­zünüze yaşamı sevdirici bir gülümseme takınarak, öğrencilerinizin gününe birazcık olsun ışık katmanızı hatırlatacak bir uya­rıcı görevi görecektir. Bir öğrencinizden, GÜLÜMSE'menizi ha­tırlatacak bir monitör vazifesi görmesini rica edin. Kendinizi da­ha iyi hissedeceksiniz.

Hiç yorum yok: